Pakistan'da intihar saldırısında 12 güvenlik görevlisi öldü

Pakistan Ordusu tarafından, Bannu'daki bir kontrol noktasına düzenlenen intihar saldırısına ilişkin açıklama yapıldı.

Söz konusu saldırıda 12 güvenlik görevlisinin yaşamını yitirdiği belirtilen açıklamaya göre, yaşanan çatışmada 6 militan da etkisiz hale getirildi.

Pakistan'ın terör sorunu

Pakistan'da saldırılar, özellikle Afganistan'a sınırı bulunan Hayber Pahtunhva ve Belucistan eyaletlerinde yoğunlaşıyor. Her iki eyalette de Peştun ve Beluc etnik gruplarının haklarını savunduklarını ileri süren silahlı gruplar, Pakistan güvenlik güçleri ve sivillere yönelik saldırılar düzenliyor.

İslamabad, TTP'nin (Pakistan Talibanı) Afganistan'da mevzilendiğini ve saldırılarını buradan organize ettiğini savunurken, Afganistan yönetimi bu iddiaları reddediyor.

BLA, zaman zaman özellikle güvenlik güçlerine, Belucistan'a çalışmaya gelen sivillere ve burada iş yapan şirketlere saldırıyor.

Belucistan'da BLA'nın saldırıları oluyor. BLA, Belucistan'ın Pakistan'dan ayrılmasını ve Beluc halkının bölgeyi yönetmesini istiyor.

Belucistan, Pakistan'ın kaynaklar açısından en zengin eyaleti konumunda ancak bölge ülkenin geri kalanına göre daha az gelişmiş durumda bulunuyor.

AB: İsrail, Filistinlilerin mülklerine yönelik yıkım ve el koyma politikasına ağırlık veriyor

AB'nin Batı Şeria ve Gazze'deki temsilciliği tarafından hazırlanan Batı Şeria'da ve Doğu Kudüs'te Filistinlilerin mülklerine yönelik yıkımlar ve el koymalara ilişkin yıllık rapora göre, 2023'te Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria genelinde toplam 1177 yapı yıkıldı veya ele geçirildi.

Bu, 2016'dan bu yana kaydedilen en yüksek rakam oldu.

Yıkımların yüzde 19'u Doğu Kudüs'te, yüzde 23'ü A ve B bölgelerinde ve yüzde 58'i C bölgesinde gerçekleşti.

Toplamda, 2 bin 296 kişi yerinden edildi ve yıkımlardan 439 bin 875 kişi etkilendi.

7 Ekim sonrası

7 Ekim 2023'ten sonra Batı Şeria'daki şiddet keskin bir şekilde yoğunlaştı ve bunun sonucunda yıkım ve yerinden edilmelerde artış yaşandı.

Ayrıca, Filistin topraklarını gasbeden İsrailliler tarafından uygulanan şiddet arttı ve erişim kısıtlamaları yoğunlaştı. 756'sı çocuk olmak üzere 1539 Filistinli yerinden edildi.

2023'te Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin şiddeti nedeniyle gerçekleşen yerinden edilmelerin yüzde 78'i, 7 Ekim'den sonra kaydedildi.

Yetkililerin İsrailli sivillere veya güvenlik personeline zarar vermekle veya zarar vermeye teşebbüs etmekle suçlanan Filistinlilerin akrabalarının evlerini yıktığı A ve B Bölgelerindeki cezalandırıcı yıkımlar da önemli ölçüde arttı.

Doğu Kudüs

Doğu Kudüs'te 2022'ye kıyasla 2023'ün ilk çeyreğinde yıkımlar iki katına çıkarak 2019'dan bu yana en yüksek seviyelere ulaştı.

Birçok Filistinli aile, özellikle Silvan, Şeyh Cerrah ve el-Valaja mahallelerinde tahliye edilme riski altında yaşıyor.

Raporda, "Yıkımlar, işgal altındaki Batı Şeria ve işgal altındaki Doğu Kudüs'teki İsrail yerleşim politikasının merkezi bir bileşenidir ve toprak üzerindeki kontrolü sağlamlaştırmayı ve Filistinlilerin gelişimini sınırlamayı amaçlamaktadır" ifadesi kullanıldı.

AB raporu, 2023'te İsraillilerin gasbettiği Filistin topraklarının genişlediğini bildirmişti

AB'nin Batı Şeria ve Gazze'deki temsilciliği tarafından 2 Ağustos'ta hazırlanan raporda da İsraillerin, 2023'te Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da gasbettiği Filistin topraklarıyla ilgili planları ilerlettiği ortaya konmuştu.

Doğu Kudüs'te 18 bin 333, Batı Şeria'da 12 bin 349 konut olmak üzere işgal edilen Filistin topraklarında toplam 30 bin 682 yasa dışı konut inşa edilmişti.

Raporda, bu durumun iki devletli çözümü baltaladığı vurgulanmıştı.

A, B ve C bölgeleri

Filistin yönetimi ile İsrail arasında 1995'te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde Batı Şeria; A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı.

İşgal altındaki Batı Şeria'nın yüzde 18'ini kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi, idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e "güvenliği" İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin "idare ve güvenliği" İsrail'e bırakılmıştı.

İspanya'daki sel felaketinin finans sektöründeki maliyeti 20 milyar avroyu aştı

Merkez Bankası Başkanı Jose Luis Escriva'nın da katılımıyla basına tanıtılan raporda, sel ve su baskınının direkt mağdurlarının 561 bin 210 olduğu, 534 bin 529 ev ve iş yerinin de selden etkilendiği bildirildi.

Escriva, felaketin finans sektöründeki toplam maliyetinin, İspanyol bankalarının toplam kredi hacminin yüzde 1,8'ine denk gelecek şekilde 20 milyar 584 milyon avro olduğunu, ancak bunun temerrüt hacmine eş değer olmadığını kaydetti.

"Finans sektörünün istikrarında hiçbir endişemiz yok" ifadesini kullanan Escriva, 20 milyar 584 milyon avronun 13 milyar 542 milyon avrosunun ev, 7 milyar 42 milyon avrosunun ise iş yerleri için olduğu bilgisini paylaştı.

Diğer yandan selden dolayı ıslanan veya zarar gören banknotların en kısa sürede geri kazanılması işleminin de devam ettiğini bildiren Escriva, kasım ayı ortasında 720 bin avro değerindeki 22 bin 700 adet banknotun ilk mevduatının gerçekleştirildiğini belirtti.

Escriva, sel bölgelerindeki bankomatların yüzde 9'unun hizmet dışı olduğunu, hasarlı olan 298 banka şubesinden 37'sinin halen kapalı bulunduğunu, ilk günlerde yaşanan nakit çekme kaosunun sona erdiğini ve kredi kartı kullanımının da yavaş yavaş normale dönmeye başladığını söyledi.

Merkez Bankası ayrıca raporunda, sel felaketinin ülkenin gayrisafi yurt içi hasılasına dördüncü çeyrekte 0,2 puanlık olumsuz bir etki yaratmasının muhtemel olduğunu belirtti.

Selin ardından Valensiya özerk yönetim hükümeti, sadece bölgesindeki hasarlar için 31 milyar 402 milyon avroluk yardım talep ederken, merkezi hükümet şimdiye kadar açıkladığı iki pakette toplam 14 milyar avroluk yardım yapma kararı aldı.

İspanya'da 29 Ekim'deki sel felaketinin ardından ölü sayısı 226'yı bulurken, hala kayıp 13 kişinin olduğu bildirildi.

İsrail'in Gazze'nin kuzeyi ve güneyindeki saldırılarında 3 Filistinli hayatını kaybetti

Gazze'deki Sivil Savunma Müdürlüğünden yapılan açıklamada, İsrail'in, Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinin kuzeyinde yer alan Hırbet el-Ades bölgesindeki bir okulun yakınına düzenlediği saldırıda 3 Filistinlinin hayatını kaybettiği belirtildi.

Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya Mülteci Kampı'nda bulunan El-Avde Hastanesi civarına düzenlenen topçu saldırısında da 3 Filistinlinin yaralandığı kaydedildi.

İsrail'in Gazze'yi işgalinde 7 Ekim sonrası

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim 2023'te kapsamlı saldırı düzenledi.

İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 492'si çocuk, 11 bin 979'u kadın olmak üzere 43 bin 985 Filistinli öldü, 104 bin 92 kişi yaralandı.

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 377’si karadan işgal sürecinde olmak üzere 800 askerinin öldüğünü duyurdu.

Çatışmalara 24 Kasım 2023'te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani ara"da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 167’si çocuk 790 Filistinli hayatını kaybetti.

İşgalci İsrail ordusu, Batı Şeria’da Filistinlilere ait 2 yapıyı yıktı, 4 kişiyi yaraladı

Deyr Belut Belediye Başkanı Semir Nimir, yaptığı açıklamada, "İşgal güçleri, iki buldozer eşliğinde Deyr Belut beldesine baskın düzenledi ve ruhsatsız yapıldığı gerekçesiyle bir ev ve marangozhaneyi yıkmaya başladı. Baskın sırasında işgal güçleriyle arbede çıktı. Ordu, mermi ve ses bombası kullandı, bu esnada 4 kişi yaralandı ve hastaneye kaldırıldı" dedi.

Nimir, ev sahibinin yıkım kararından önceden haberdar edilmediğini ve yıkım başlamadan önce eşyalarını tahliye etmesine izin verilmediğini belirtti.

Filistin Kurtuluş Örgütüne (FKÖ) bağlı Ayrım Duvarı ve Yahudi Yerleşim Birimleriyle Mücadele Konseyi’ne göre İsrail ordusu geçen ay Batı Şeria’da 45 yapı ve evi yıktı, 38 yapı için de yıkım bildirimi yaptı.

Filistin yönetimi ile İsrail arasında 1995'te imzalanan "İkinci Oslo Anlaşması" çerçevesinde Batı Şeria; A, B ve C bölgelerine ayrılmıştı.

İşgal altındaki Batı Şeria'nın yüzde 18'ini kapsayan "A bölgesi"nin yönetimi, idari ve güvenlik olarak Filistin'e, yüzde 21'lik "B bölgesi"nin idari yönetimi Filistin'e "güvenliği" İsrail'e devredilirken, yüzde 61'ini kapsayan "C bölgesi"nin "idare ve güvenliği" İsrail'e bırakılmıştı.

İsrail makamları, Filistinlilerin "C" bölgelerinde inşaat ve tarım yapmasını engellerken, ruhsat almanın ise neredeyse imkansız olduğu belirtiliyor.

Birleşmiş Milletler verilerine göre, 2024’ün başından itibaren İsrail makamları "C" bölgesinde Filistinlilere ait 844 yapıyı yıktı. Bu yıkımlar sonucunda 740 Filistinli yerinden edildi ve yaklaşık 36 bin 483 kişi etkilendi.

Filistin makamlarından yapılan son açıklamalara göre, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 167’si çocuk, 790 Filistinli hayatını kaybetti.

İşgalci İsrail güçleri, Batı Şeria'da biri çocuk 15 Filistinliyi gözaltına aldı

Filistin Esirler Cemiyetinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun dün akşamdan bu yana Nablus, Tulkerim, Ramallah, Beytullahim, El Halil ve Cenin kentlerine baskınlar düzenlediği belirtildi.

İsrail askerlerinin baskınlarda 15 Filistinliyi gözaltına aldığı, bu kişilerden birinin çocuk birinin de kadın olduğu kaydedildi.

Baskınlar sırasında ayrıca Filistinlilerin evlerinin tahrip edildiği, alıkonulan kişilerin ve ailelerinin darp ve tehdide maruz kaldığı aktarıldı.

Açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten bu yana gözaltına alınan Filistinlilerin sayısının 11 bin 700'ü geçtiği ifade edildi.

İsrail'in Gazze Şeridi'ne saldırı başlattığı 7 Ekim 2023'ten beri işgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de Filistinlilere yönelik gözaltı, baskın ve saldırılarda artış yaşanıyor.

Filistin makamlarından yapılan son açıklamalara göre, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 167’si çocuk, 790 Filistinli hayatını kaybetti.

Pakistan'da eski Başbakan Han'ın yolsuzluk davasında kefaletle serbest bırakılmasına karar verildi

Dawn gazetesinin haberine göre, mahkeme, yolsuzluk davasından yargılanan Han'ın kefalet talebini görüştü.

İslamabad Yüksek Mahkemesi (IHC), başbakanlığı döneminde aldığı hediyelerin ayrıntılarını açıklamadığı ve bu hediyeleri sattığı gerekçesiyle yargılandığı davada tutuklu bulunan Han'ın kefaletle serbest bırakılmasına karar verdi.

Eski Başbakan Han'ın eşi Büşra Bibi, ekimde, hakkındaki yolsuzluk davasında kefaletle serbest bırakılması kararının ardından tutuklu bulunduğu cezaevinden tahliye edilmişti.

Han ve Bibi, 31 Ocak'ta, Han'ın başbakanlığı döneminde aldığı hediyelerle ilgili yolsuzluk davasında suçlu bulunarak 14'er yıl hapis cezasına mahkum edilmiş ancak nisanda mahkumiyetleri askıya alınmıştı.

Yargılandığı yolsuzluk davasında verilen tutuklama kararının ardından 5 Ağustos 2023'te cezaevine gönderilen Han, çeşitli suçlardan yargılandığı davalar sebebiyle 2023'ten bu yana cezaevinde bulunuyor.

Fransa'da hükümetten yol kapatma eylemi yapan çiftçilere tepki

Fransa Tarım Bakanı Annie Genevard çiftçi eylemlerine ilişkin France 2 kanalına yaptığı açıklamada, çiftçilerin endişelerini dile getirmesi ve bazı alanlarda ilerleme sağlanması talepleri meşru, yolları kapatmaları ise kabul edilemez olduğunu söyledi.

Micheal Barnier hükümetinin, bir önceki hükümetin çiftçilere verdiği sözleri yerine getirmek için elinden geleni yaptığını savunan Bakan Genevard, yıl sonuna kadar zararlarının karşılanması sözü verilen çiftçilere ödeme yapılacağını belirtti.

Öte yandan, ülke genelindeki eylemlere öncülük eden Coordination Rurale (CR) sendikası, çiftçilerin seslerinin duyulması için "kaos" yaratmaktan çekinmeyeceklerinin sinyalini verdi.

Hükümetin tarım politikalarını protesto etmek için sene başında geniş çaplı eylemler yaparak yolları kapatan çiftçiler, 17 Kasım'da Güney Amerika ülkeleri ile imzalanması planlanan serbest ticaret anlaşmasına karşı yeniden harekete geçmişti.

Anlaşmanın Fransız çiftçiler için haksız rekabete yol açacağını savunan sendikalar, Paris'in içinde bulunduğu Ile-de-France bölgesinde başlayan eylemleri diğer vilayetlerde de sürdürme kararı almıştı.

AB-MERCOSUR ticaret anlaşması

AB ile MERCOSUR arasında serbest ticaret anlaşması, taraflar arasındaki mal ve ürün ticaretinde uygulanan gümrük vergilerinin büyük kısmının kaldırılmasını ve AB ülkelerinin otomotiv, makine, kimya ve tıbbi ürünlerine MERCOSUR tarafından uygulanan gümrük vergi oranlarının düşürülmesini içeriyor.

Anlaşmanın yürürlüğe girmesi halinde AB ve MERCOSUR, çeşitli tarım ürünlerinde yüksek gümrük vergi oranlarını azaltacak ve MERCOSUR ülkeleri AB'ye et, tavuk ve şeker gibi ürünleri daha kolay satabilecek.

2000 yılından bu yana müzakerelerin sürdüğü anlaşmada sona yaklaşıldığı belirtiliyor.

Katil İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki saldırılarında 16 Filistinli öldü

Görgü tanıkları, İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Cibaliya beldesine düzenlediği saldırıda 12 kişinin öldüğünü, 10 kişinin enkaz altında kurtarılmayı beklediğini aktardı.

İsrail ordusunun savaş uçakları ve tanklarla Beyt Lahiya beldesine yoğun bombardıman düzenlediğini belirten görgü tanıkları, Cibaliya Mülteci Kampı ve çevresindeki evlerin patlatıldığını ifade etti.

Tıbbi kaynaklar, İsrail'in Gazze'nin güneyindeki Sabra Mahallesi'nde bir eve düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden birisi sivil savunma yetkilisi 3 Filistinlinin cenazelerinin El-Ehli Baptist hastanesine getirildiğini bildirdi.

87 sivil savunma yetkilisi hayatını kaybetti

Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, İsrail'in, Sabra Mahallesi'ndeki saldırısında yıkılan evde arama kurtarma faaliyeti yürüten sivil savunma ekiplerine yönelik saldırısı sonucu 1 üyelerinin yaşamını yitirdiğini 3'ünün yaralandığını söyledi.

Basal, "İsrail, Gazze Şeridi'ne saldırılarını başlattığı günden bu yana 87 sivil savunma yetkilisini şehit etti" ifadelerini kullandı.

İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde düzenlediği saldırıda da 1 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail'in Gazze'yi işgalinde 7 Ekim sonrası

Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme" gerekçesiyle İsrail'e 7 Ekim 2023'te kapsamlı saldırı düzenledi.

İsrail, 7 Ekim'deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.

İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda yaklaşık 17 bin 492'si çocuk, 11 bin 979'u kadın olmak üzere 43 bin 972 Filistinli öldü, 104 bin 8 kişi yaralandı.

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana 376’sı karadan işgal sürecinde olmak üzere 799 askerinin öldüğünü duyurdu.

Çatışmalara 24 Kasım 2023'te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan "insani ara"da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail, binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.

İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te de 7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail askerleri ile Filistin topraklarını gasbeden İsraillilerin saldırılarında 780'den fazla Filistinli hayatını kaybetti.

İskoçya'da Filistin destekçileri F-35 parçaları üreten fabrikanın girişini kapattı

İskoç medyasında yer alan haberlere göre, 100'ün üzerinde Filistin destekçisi eylemci, yerel saatle 07.00 civarında Edinburgh'taki Leonardo fabrikasının girişlerini kapatarak şirketi protesto etti.

F-35'lere lazer hedef alma sistemleri üreten Leonardo'yu İsrail ile ilişkileri kesmeye, İngiltere'yi ise bu ülkeye silah satışlarını durdurmaya çağıran eylemcilerden 38 yaşındaki Rebecca, "Gazze ile daha geniş alanda Filistin ve Lübnan'da yaşanan katliamlar nedeniyle üzüntü ve nefret doluyum. Bunlar kesinlikle insani krizler değil, İsrail'in insanları yok etmek için giriştiği kasıtlı eylemler" dedi.

Eylemci Patrick ise "Uluslararası hukuk kapsamında soykırımın iş birlikçisi olmadığımızı göstermek için bugün buradayız" diye konuştu.

Ülkede Filistin destekçisi gruplar, sık sık silah firmaları, fabrikalar ve İsrail ile iş birliği içindeki kurumların önünde eylemler düzenliyor.

İngiltere hükümeti, ülkede artan protestolar neticesinde İsrail'e yönelik 350'ye yakın silah ihraç ruhsatından 30'unu askıya almış ancak bu, Filistin destekçileri tarafından yeterli bulunmamıştı.

Aztek ölüm düdüklerinin beyin üzerindeki etkisi incelendi

Bilim insanları, Aztek uygarlığının kültürel ve dini objelerinden ‘ölüm düdüğü’ ile ilgili araştırmalar yaptı. Meksika topraklarında 14. ve 16. yüzyıllar arasında hüküm süren Azteklerin kullandığı düdüklerin, insan beyni üzerindeki etkileri ilk kez bilimsel olarak incelendi.

Araştırma kapsamında 70 Avrupalı gönüllünün beyin faaliyetleri, ölüm düdüğünün çıkardığı seslere maruz bırakılarak ölçüldü. Bu seslerin işitsel korteksi yüksek bir alarma geçirdiği belirlendi. Katılımcılar, çığlık benzeri sesleri ‘korkutucu ve rahatsız edici’ olarak tanımladı.

Kurban edilen insanların kemiklerinin yanında bulunan ölüm düdükleri, kurbanların ruhlarını temsil ettiği düşünülüyor. Araştırmacılar, kafatası düdüklerinin insan kurbanlarını ya da törensel izleyicileri korkutmak için kullanılmış olabileceğini öne sürüyor.

Rusya: Donetsk'teki İlyinka yerleşim birimi kontrolümüze geçti

Bakanlıktan yapılan açıklamada, Rusya Silahlı Kuvvetlerinin Ukrayna'daki eylemleriyle ilgili bilgi verildi.

Rus ordusunun cephede ilerlemeye devam ettiği belirtilen açıklamada, "Merkez Askeri Grubu birlikleri, saldırıları sonucunda Donetsk Halk Cumhuriyeti'nin İlyinka yerleşim birimini kurtardı" ifadesi kullanıldı.

Son 24 saatte 139 bölgede Ukrayna'nın askeri havaalanı altyapısına, enerji unsurlarına yönelik saldırılar düzenlendiği bildirilen açıklamada, savaşın başlangıcından bu yana Ukrayna ordusuna ait 648 uçak, 283 helikopter, 36 bin 400 insansız hava aracı, 586 hava savunma füze sistemi, 19 bin 397 tank ve zırhlı araç, 1490 çok namlulu roketatar, 18 bin 248 obüs ve havan topu ile 28 bin 541 özel askeri aracın imha edildiği kaydedildi.

Rusya Savunma Bakanlığı, dün ordunun Donetsk'teki Novoselidovka yerleşim birimini ele geçirdiğini duyurmuştu.

İngiltere'de her 3 Müslüman'dan biri aşırı sağ nedeniyle ülkeyi terk etmeyi düşünüyor

Ülkede Müslüman karşıtı olayları ve nefret suçlarını izleyen sivil toplum kuruluşu Tell Mama ile araştırma şirketi Survation, 30 Temmuz-14 Ekim'de 750 Müslüman katılımcıyla yaptığı anketin sonuçlarını paylaştı.

İngiltere'de 30 Temmuz'da başlayan aşırı sağcı şiddet olayları sonrası Müslümanların karşılaştığı nefret söylemi ve Müslüman karşıtı ifadeleri ele alan ankete göre, her 4 Müslümandan biri, söz konusu dönemde nefret söylemi ve İslamofobi mağduru oldu.

Aşırı sağcı şiddet olayları sonrası Müslümanların risk altında olduğunu düşünenlerin oranı 3'te 2 olurken, her 3 Müslümandan biri, olayların ardından başka ülkeye taşınma düşüncesini ifade etti.

Southport kentinde 3 çocuğun öldürüldüğü bıçaklı saldırı sonrası başlayan aşırı sağcı şiddet olayları nedeniyle nefret söylemi ve Müslüman karşıtlığının ana akım görüşlerden biri haline geldiğini düşünenlerin oranı ise 10'da 7 oldu.

Her 2 kişiden birinin olayların ardından Müslüman kimliğini açıkça yaşamaya başladığı aktarılan ankette, her şeye rağmen İngiltere'nin güvenli olduğunu düşünenlerin oranı ise 10'da 6 olarak kaydedildi.

Kadın katılımcıların yüzde 27'si nefret söylemine maruz kaldığını belirtirken, erkeklerde bu oran yüzde 24 oldu.

Ankete katılanların 10'da 4'ü ise camilerin aşırı sağcıların hedefi olmaya devam ettiğine inandığını söyledi.

En fazla İslamofobik söylem, saldırı ve nefret suçu ise Birmingham, Worcester ve Coventry gibi kentlerin yer aldığı West Midlands'da yaşandı.

Ankete bu bölgeden katılanların yüzde 41'i gerçek hayatta ve internet ortamında bu suçlara maruz kaldığını belirtirken, Londra'da bu oran ankete yüzde 16 olarak yansıdı.

"Anketteki bulgular harekete geçme çağrısı niteliğinde"

Araştırmaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Tell Mama Direktörü Iman Atta, Müslüman karşıtlığı ve nefret söyleminin Müslüman toplum üzerinde etkisini hissettirmeye devam ettiğini belirtti.

Müslüman toplumu desteklemek için daha fazla adım atılması gerektiğini dile getiren Atta, "Anketteki bulgular hükümet için bir harekete geçme çağrısı niteliğinde" ifadesini kullandı.

İngiltere'nin Southport kentinde 29 Temmuz'da 3 çocuğun öldüğü, 8'i çocuk 10 kişinin yaralandığı bıçaklı saldırı sonrası, ülkede Müslüman karşıtı aşırı sağcı şiddet olayları başlamıştı.

Başta yaşı 18'den küçük olduğu için adı açıklanmayan Galler doğumlu saldırganın Müslüman olduğu ve ülkeye geçen yıl kaçak geldiği dezenformasyonunun yayılmasıyla, ülkedeki camiler, Müslümanlara ait iş yerleri ve dernek binaları hedef alınmıştı.

Yaklaşık bir hafta boyunca ülkedeki pek çok kentte yaşanan olayların başlangıcı sayılan Southport saldırısını gerçekleştiren kişinin, 17 yaşındaki Ruanda asıllı Axel Rudakubana olduğu açıklanmıştı.

ABD'den sonra İspanya da Kiev Büyükelçiliğini bir günlüğüne kapattı

İspanya'nın Kiev Büyükelçiliği, Ukrayna'daki İspanyol vatandaşlarına gönderdiği elektronik postada, "Ukrayna genelinde meydana gelen hava saldırılarının artan riski nedeniyle gün içinde yüz yüze görüşmeli hizmet vermeyeceğini, elektronik posta ile taleplerin yapılabileceğini" bildirdi.

Büyükelçilik ayrıca Kiev'deki İspanyol vatandaşlarına "aşırı güvenlik önlemleri almalarını, yerel otoritelerin tüm tavsiyelerine uymalarını, her zaman barınma yerlerinin bulunmasını" tavsiye etti.

ABD'nin Kiev Büyükelçiliği, güvenlik tedbirleri kapsamında Büyükelçiliğin bugün için kapalı olacağını belirterek, "Büyükelçilik çalışanlarına bulundukları yerlerde kalmaları, ABD vatandaşlarına da hava alarmı verilmesi halinde derhal sığınmaya hazır olmaları" tavsiyesinde bulunmuştu.

Kremlin Sözcüsü Peskov, Ukrayna'da çatışmaları dondurmak istemediklerini söyledi

Peskov, Rusya-Ukrayna Savaşı ile ilgili son günlerde yaşanan gelişmeleri, başkent Moskova'da gazetecilere değerlendirdi.

ABD Başkanı Joe Biden'ın Ukrayna'ya antipersonel kara mayınları verilmesini onayladığı iddialarına ilişkin Peskov, "Bunun ne kadar gerçek olduğunu söylemek zor. Ancak ABD'nin mevcut yönetimi savaşı sürdürmeye tamamen kararlı ve kalan zamanlarında bunun için mümkün olan her şeyi yapıyor" ifadelerini kullandı.

{ilgili-haber-888888}

Rusya'nın Ukrayna konusunda çatışmanın dondurulması dahil bazı tavizler verebileceğine yönelik iddiaları da değerlendiren Peskov, "Çatışmanın dondurulmasına yönelik senaryolar bizim için uygun değil. Herkes tarafından çok iyi bilinen hedeflerimize ulaşmak bizim için önemli" diye konuştu.

Peskov, Ukrayna konusunda Batılı ülkelerle olası müzakerelere de değinerek, "Putin'in sıklıkla tekrar ettiği gibi, kendisi görüşmelere ve müzakerelere hazırdır" dedi.

Ukrayna'nın bu tür müzakereler yürütmeyi resmen yasakladığını anımsatan Peskov, "Ukrayna, 1991 sınırlarına geri dönülmesi gerektiğine yönelik gerçekçi olmayan hedefler belirliyor. Batı da Rusya'yı stratejik yenilgiye uğratmak için bu arzuları destekliyor" değerlendirmesinde bulundu.

İsrail soykırımı altındaki Gazze'de çocuklarda yetersiz beslenme vakaları artıyor

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından, İsrail ordusunun hedef aldığı, baskın yaptığı, tıbbi ve insani yardım malzeme girişini engellediği Gazze'nin kuzeyinde yer alan hastanedeki duruma ilişkin Ebu Safiyye'nin açıklamaları paylaşıldı.

Ebu Safiyye, "Hala sıkı bir kuşatma altındayız. İlaç, sağlık ekibi ve yiyecek... Hiçbir şeyin girişine izin verilmiyor. Ambulans ve sivil savunma ekiplerinin hizmet vermesine müsaade edilmiyor" ifadelerini kullandı.

İsrail ordusunun dün, hastane yakınındaki "el-Kahlut" ailesine ait evi hedef almasının ardından yardım çağrısı aldıklarını aktaran Ebu Safiyye, "Maalesef hiçbir şey yapamadık, hastaneye kendi çabasıyla gelebilen kurtuldu, kalanlar ise şehit oldu" bilgisini verdi.

Ebu Safiyye, hastanede 85 yaralı çocuk ve kadının bulunduğunu belirterek, bu kişilere en temel seviyede sağlık hizmeti vermekte de sıkıntı yaşadıklarını anlattı.

17 çocuk yetersiz beslenme belirtisiyle acil servise geldi

Yoğun bakımda kalan durumu son derece kritik 6 kişinin olduğunu paylaşan Ebu Safiyye, "Maalesef yetersiz beslenme vakaları yaşanmaya başladı. Dünden bu yana 17 çocuk yetersiz beslenme belirtileriyle acil servise geldi" ifadelerini kullandı.

Ebu Safiyye, durumun gittikçe "felakete" dönüştüğünü vurgulayarak, dün yaşlı bir adamın aşırı su kaybı (dehidratasyon) sebebiyle hayatını kaybettiğini kaydetti.

Kemal Advan Hastanesi Müdürü Ebu Safiyye, tıbbi malzeme, sağlık personeli, bebek maması, yetersiz beslenme tedavilerinde kullanılan ilaçlar gibi ihtiyaçların karşılanması için uluslararası hiçbir tarafın insani koridor açılması adına harekete geçmediğine vurgu yaptı.

İsrail'in Gazze'nin kuzeyindeki Filistinlileri göçe zorlama planı

Cibaliya Mülteci Kampı başta olmak üzere Gazze'nin kuzeyine 5 Ekim'de yoğun hava saldırıları düzenleyen İsrail ordusu, 6 Ekim'de söz konusu bölgelere kara saldırısı başlattı.

Bölge halkını göçe zorlayan İsrail ordusu düzenlediği saldırılarla bir yandan hastaneleri hedef alıp sağlık personelini alıkoyarken, diğer yandan bölgeye tıbbi ve insani yardım girişine de izin vermiyor.

Bu adımın, daha önce İsrail basınına yansıyan ve "generallerin planı" olarak bilinen, İsrailliler için yerleşim yeri hazırlığı yapmak amacıyla Filistinlilerin Gazze'nin kuzeyinden tahliye edilmesi adına atıldığı düşünülüyor.

İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, 7 Ekim'de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Hanun, Cibaliya ve Beyt Lahiya'daki Filistinlilere uyarıda bulunarak boşaltılması istenilen bölgelerin haritasını paylaşmıştı.

Filistinlilere Gazze'nin güneyindeki Mevasi bölgesine gitme çağrısı yapan Adraee'nin paylaştığı haritanın, İsrail ordusunda eski Operasyonlar Bölümü Başkanı General Giora Eiland'ın girişimiyle hazırlanıp hükümete sunulan Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine ilişkin "generallerin planına" benzerliği dikkati çekmişti.

"Generaller Planı" adını taşıyan bu plan, Filistinlileri, Gazze Şeridi'nin kuzeyinden tehcir etmeyi, ardından bölgenin kuşatılarak gıda, yakıt ve temiz su girişine izin verilmemesini öngörüyor